İçindekiler Tablosu
İran, BRICS üyeleriyle kripto ve dijital para birimlerini kullanarak yaptırımları aşmayı hedefliyor; hükümet ve iş dünyası, uluslararası ödemelerde kripto çözümlerine yönelerek ekonomik esneklik arıyor
İran, uluslararası yaptırımların ekonomi üzerindeki baskısını hafifletmek amacıyla kripto para çözümlerine yöneliyor. BRICS ülkeleriyle sürdürdüğü temaslar, dijital varlıkların uluslararası ticarette kullanılabileceği bir çerçeve için zeminin hazırlanmasına katkı sağlıyor. Hükümet yetkilileri, blockchain tabanlı altyapıların güvenli, izlenebilir ve şeffaf işlem akışını destekleyebileceğini vurguluyor ve bu çerçevede dijital para birimlerinin ekonomik hayata entegre edilmesini öncelik olarak görüyor.
BRICS ile Entegrasyonun Stratejik Amaçları
Parlamento Başkanı Mohammad Bagher Ghalibaf, uluslararası işlemlerde dijital para birimlerinin kullanılmasının artık bir tercih değil, zorunluluk haline geldiğini ifade ediyor. Ayrıca akademik camia, araştırma kurumları ve özel sektörün blockchain projelerine daha çok yatırım yapması için çağrı yapıyor. Pooria Asteraky de deBlock Summit’te dijital varlıkların dolar bağımlılığını azaltmada kilit araçlar olduğuna dikkat çekiyor ve teknolojik gelişimin arkasında duruyor.
Regülasyon ve Uygulama Zorlukları
İran Merkez Bankası, Rial’in kripto para piyasalarına doğrudan dönüştürülmesini sınırlıyor; bu, BRICS ülkeleriyle yürütülen anlaşmaların uygulanabilirliğini etkileyen önemli bir unsur. İş dünyası temsilcileri, mevcut düzenleyici çerçevenin blockchain ve kripto para ekosisteminin büyümesini engelleyebileceğini belirterek daha net ve şeffaf bir politika talep ediyor. Ayrıca enerji maliyetleri ve madencilik faaliyetleri ile tüketici kullanımlarının dengelenmesi konusunda politika yapıcıların hızlı aksiyon alması gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, İran’ın blockchain tabanlı çözümler üzerinden finansal entegrasyon çabalarının BRICS ile çapraz sınır ticaretini güçlendirmesi bekleniyor. Dijital para birimlerinin kullanımı, uluslararası ödemelerin hızını artırabilir, maliyetleri düşürebilir ve yaptırımların yarattığı kırılganlığı azaltabilir. Ancak güvenli bir yönetişim çerçevesi ve uluslararası standartların geliştirilmesi, bu sürecin başarısı için kritik rol oynayacak.