ABD ile Birleşik Krallık arasında kripto regülasyonu için ortak regulatory sandbox ihtimali gündemde; passporting lisanslar ve sınır ötesi düzenlemeler konuları öne çıkıyor
Güncel kripto regülasyonu haberlerinde öne çıkan konu, ABD ile Birleşik Krallık arasındaki ortak regülasyon çerçevesinin geliştirilmesi. Şu anki tartışmalarda öne çıkan kavram, iki ülkenin piyasa uyumunu hızlandırmayı hedefleyen bir regulatory sandbox yaklaşımıdır. Bu çerçeve, kripto lisanslarının passporting yapısına geçişi kolaylaştırabilir ve küresel düzenleyici belirsizlikleri azaltabilir.
Eski Birleşik Krallık Milletvekili ve The UK-US Crypto Alliance’ın kurucusu Lisa Cameron, Cointelegraph ile yaptığı görüşmede bu tür bir ortak gözetim alanının hayata geçebileceğini düşündüğini belirtti. Cameron’a göre, sandbox’ın amacı kripto lisanslarının iki ülke arasında geçişini netleştirmek ve belki de AB için de bir referans teşkil etmek olabilir. Bu görüş, ABD’de Crypto Task Force ile temaslar ve farklı düzenleyici odaklar tarafından destekleniyor.
Regülasyon hareketliliği, Bank of England’in stablecoinler için yaptığı taslak çalışması ve ABD-UK dijital varlık görevi gücü kurması haberlerle pekişiyor. Bu adımlar, teknoloji şirketleri ve kripto girişimleri için netlik ihtiyacını artırıyor. Birçok organizasyon, startup aşamasında Britanya’dan ayrılarak daha elverişli menşe ülkelerine yönelme baskısı hissediyor; bu endişe Cameron ve benzer paydaşlar tarafından dile getiriliyor. Analistler, ABD’nin daha net bir yön gösterici politika izlemiyle birlikte UK’in hızlı hareket etmesinin hayati olduğunu ifade ediyor.
Geleceğe bakış: Düzenleyici işbirliğinin yankıları
Transatlantik işbirliği, özellikle cross-border regulation ve passporting crypto licenses konularında mevcut fırsatları güçlendirebilir. İçeride kutuplaşmaların görece azalması için iki tarafın da regülasyon yolu üzerinde adım atması bekleniyor. Cointelegraph’ın raporlarında da değinildiği gibi, bu tür bir sandbox yaklaşımı yalnızca ABD-UK ilişkisini güçlendirmekle kalmayıp, Avrupa Birliği ülkeleri için de bir yol haritası sunabilir. Bu durum, ekosistemde yatırım ve inovasyon için daha net bir iklim yaratabilir.
Sonuç olarak, AB’nin sınırlarını kapsayacak biçimde vizyonun genişletilmesi ve süreçlerin hızlandırılması, kripto ekosisteminin güvenlik ve verimliliğini artırabilir. Ülkeler arası eşgüdüm, teknolojinin düzenlemeyle uyumlu bir şekilde büyümesini sağlayabilir ve yeni finansal araçların kullanıma girmesini destekleyebilir. Cointelegraph’a göre bu tür gelişmeler, regülasyonun şeffaflığı ve özellikle startup ekosistemi için rahatlatıcı bir döneme işaret ediyor.