Zohran Mamdani NYC belediye başkanlığını kripto tahmin piyasalarının öngörüsüyle kazandı. Polymarket ve Myriad Markets sonuçları önceden işaret etti; yaklaşan görevde şeffaflık ve tüketici koruması ön planda olacak
Zohran Mamdani nin New York City belediye başkanlığı yarışını kazanması, kripto tahmin piyasalarının politik olaylarda giderek daha etkili bir göstergesi olduğunu bir kez daha gösterdi. Seçim günü öncesinde yapılan bahislerden elde edilen veriler, Mamdani lehine güçlü bir eğilimi işaret etti. Özellikle Polymarket üzerinden görülen katılım ve bahis tutarları, yaklaşılan sonuçla paralel bir güveni ortaya koydu. Benzer yönde hareket eden Myriad Markets verileri de, kripto tahmin piyasalarının bu tür politik süreçlerde güvenilirliği artırdığını vurguladı. Resmi sonuçlar ise NYC Board of Elections tarafından paylaşılarak doğrulandı.
Kripto tahmin piyasalarının bu kadar net öngörüde bulunması, platformların geçmiş performansını da gündeme taşıdı. 2024 yılında Demokratik belediye başkanlığı için de benzer başarılara imza atan Polymarket, önceki seçimlerde de dikkat çekmişti ve Decrypt gibi kaynaklar bu trendi işaret etmişti. Mamdani’nin bu zaferi, kripto varlıklar ve regülasyon arasındaki bağlantının daha da güçlenebileceğini gösteriyor.
Belediye başkanlığına aday olarak öne çıkan Mamdani, Uganda doğumlu ve New York’ta büyümüş 34 yaşında bir politikacı. Kendisini demokratik sosyalist olarak tanımlıyor ve çok ırklı bir tabanla şehir yönetiminde kapsayıcı bir yaklaşım benimseyeceğini vurguluyor. Aynı zamanda PoW madenciliğine ilişkin bazı endişeleri temsil eden bir geçmişe sahip olan Mamdani, Bütçe ve düzenlemeleri yakından etkileyecek birkaç kritik öneriyi de gündeme taşıdı. Assembly Bill A7389C ile on-site enerji üretimini içeren madencilik faaliyetlerine geçici moratoryum çağrısı yapılmıştı ve bu yaklaşım, enerji tüketimi ve yerel topluluklar üzerindeki etkileri düşünerek şekillendirilmişti. Bu konular, Mamdani’nin regülasyon odaklı vizyonunu da belirgin kılıyor.
Gelecek dönemde Mamdani’nin önceliklerinden bazıları, uyumlu bir finansal ekosistem, şeffaflık ilkesi ve tüketici korunması olarak öne çıkıyor. Kripto sektörü için de yeni bir denge arayışının başladığı bu dönemde, vergi önerileri ve yeni düzenleyici çerçeveler, yatırımcı güvenini güçlendirecek şekilde tasarlanabilir. Kamu politikası alanındaki bu yaklaşım, kripto piyasalardaki dinamikleri daha şeffaf bir şekilde yönlendirme hedefiyle uyumlu görünüyor.
Sonuç olarak Mamdani’nin zaferi, yalnızca bir seçim sonucunu ifade etmekle kalmıyor; kripto tahmin piyasalarının siyasi olaylarda giderek daha kritik bir rol oynayabileceğini de gösteriyor. Piyasa katılımcıları ve teknoloji sektörü için bu gelişme, regülasyonun netleşmesiyle daha öngörülebilir bir yatırım ortamı ve tüketici koruması odaklı bir yönetişim anlayışına kapı aralıyor.

